Peygamber Aşığı Yaman Dede

"Yanmaktır efendim biricik çaresi aşkın" cümlesinin sahibi Yaman Dede'den bahsedeceğim. Yaman Dede, 1887 yılında Kayseri’inin Talas ilçesinde Rum esnaflardan iplik tüccarı Yuvan Efendi ile Afurani Hanımefendinin oğlu olarak dünyaya gelir. On aylıkken ailesinin Kastamonu'ya göç etmesi ile başlar ilk yolcuşuğu. İlk tahsilini Rum Ortodoks Mektebi'nde yapar Diyamandi (Yaman Dede). Kastamonu İdadisi (lise) okuluna 1901'de başlar. 1908'de birincilikle bitirir. “Yamandî Molla” lakabını lise yıllarında alır.

Rüştiye okulunda Arapça ve Farsça dersleri alır. Türk Edebiyatı ile birlikte Arapça ve Farsça’ya pek düşkündür. Farsça Hocası, devamlı manzumeler yazar ve bunları okurdu. Bir gün siyah tahtaya yazdığı birkaç beyit, Yaman Dede'nin kalbine ok gibi saplanmıştır. Mesnevi’nin ilk beyitleridir:

Kez neyistân ta mera bübrideend / Ez nefirem merd ü zen nalideend.
Dinle neyden ki hikayet  etmede/ Ayrılıklardan şikayet etmede.

Yaman Dede daha o zamanlar gerçek ismi olan Diyamandi ismiyle bilinirdi ve henüz Müslüman değildi. Farsça derslerde ve Mesnevi'den manzumeler ezberler ve bunlarla rahatlardı. Din derslerine katılır ve İlmihal bilgilerini, siyeri, İslam'ın tüm gereklerini öğrenirdi. Farsça edebi metinler gibi aruz kalıpları ile rubailer, gazeller yazan Yaman Dede içten içe Müslüman olmuş ama bunu ilk zamanlarda farkedememiştir. Lise sonrası Arapça ve Farsça dersler alarak üniversite için İstanbul'a gider. Orada hukuk bölümünü bitirir ve görev alır. İlmi de elden bırakmaz. Hem edebi dersler alır hem de İslamî ilimleri okumaya devam eder.
Yakın dostu Yahya Kemal, onu güzel mısrada buluşturur:

Yüz sürdü gerçi pâyine çok Müslüman DedeMollâ-yı Rûm görmedi bundan Yaman Dede.
Meşhur mevlevi dedelerinden Ahmed Remzi Dede’den Mesnevî okur. Mevlana'ya ilgisi daha da çok artar. Konya'dan gelenlere özel muamelede bulunan Yaman Dede, Mevlana'nın beyitleriyle birlikte diğer ilimlerini de okur ve hayranlığı artar. Hatta Anadolu’ya Mevlana konulu konferanslar vermeye gider.

Nedendir bilinmez ama kırk yıl İslam'ı kabul ettiğini kimseye de söylemez. Gizli şekilde namazlarını ifa eder. Sene 1942... Yaman Dede artık ismini değiştirmeye karar verir ve Mehmet Abdülkadir Keçeoğlu ismini alır. Kimliğine de dinini İslam yazdırır. Kayseri Mevlevi Şeyhi Remzi Dede'nin kendisine verdiği "Yaman Dede" ismi artık kullanılmaya başlar. Hatta kimileri ona Yanan Dede de derlerdi. İslam dinine girdiği öğrenildiği ve isminin değiştirildiği duyulduğu zaman aile ayağa kalkar. Aynı zamanda Patrikhane de haberi alır. Bütün baskılara karşın Yaman Dede evi terkeder.  

DEVAMI: TIKLA

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Komünizmden dönemeyen şayir: İsmet Özel

Şeyh Mustafa İsmet Garibullah Efendi Hazretleri ve Risale-i Kutsiyye

Türkiye'de tezhip Avrupa'da kelt (Hatice Aksu tarihi yeniden tezhipliyor)